İSTANBUL (AA) – Megakentin Üsküdar ilçesinde bulunan, kendisine bağlı çeşitli yapı ve köşklerden oluşan bir saray kompleksi olan Beylerbeyi Sarayı, adını bulunduğu Beylerbeyi semtinden alıyor.
Yapımı temmuz 1863’te başlayan, resmi açılışı 21 Nisan 1865’te Sultan Abdülaziz’in katılımıyla gerçekleştirilen Beylerbeyi Sarayı, dış cepheden Batılı, içeriden ise klasik Osmanlı mimari yapı tarzını yansıtıyor.
Yapıldığı dönemde çoğunlukla yazlık saray ve devlet konuk evi olarak kullanılan, üst düzey misafirlere tahsis edilen bir devlet misafirhanesi de olan sarayın dış cephesi neo-klasik, barok ve rönesans etkileri ile Batılı bir görünüme sahipken, iç mekan yapısı ve süslemelerin geleneksel saray yapısına göre tasarlandı.
İç mekan süslemelerindeki yoğunluk ve gösterişlilik Selamlık Bölümü’nde ön plana çıkan sarayın bu kısımlarda özellikle mermer taklidi sıva (stuko mermer), tuval üzeri kalem işi süsleme ve altın varak ağırlıklı olarak yer alıyor.
Taban alanı yaklaşık 3 bin metrekare olan Beylerbeyi Sarayı’nın her iki katında 6 salon ile 25 oda, tuvalet ve banyolar yer alıyor. Saray, Mabeyn-i Hümayun, Hünkar Dairesi ve Harem Dairesi adı verilen 3 bölümden oluşuyor.
Günümüzde müze olarak kullanılan saray, yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekiyor.
FPV dronla Beylerbeyi’nin görkemli mimarisine yolculuk
AA ekipleri, Boğaz’a nazır 158 yaşındaki Beylerbeyi Sarayı’nı FPV dronla görüntüledi.
Sarayın Boğaz’a açılan kapısından başlayan görüntüye, İstanbul Boğazı ve 15 Temmuz Şehitler Köprüsü manzarası da eşlik ediyor.
Çeşitli ağaçlarla süslenen Beylerbeyi’nin bahçesinde süzülen dron, sarayın tarihi ihtişamını gözler önüne seriyor.
Ardından sarayın iç kısmına geçilen görüntüde, kırmızı halılarla döşeli merdivenlerden yükselen görüntülerde, Beylerbeyi’nin görkemli aydınlatmaları, varaklı aynaları ve tarihi eşyaları da yer alıyor.
Sarayın iç mekanına farklı bir atmosfer katan işlemeli duvar resimlerinin göze çarptığı görüntü, dönemin mimarisine ve sanatına da ışık tutuyor.
Muhabir: Elif Küçük
