ANKARA (AA) – Meteksan Savunma şirketinin radar ve elektronik harp sistemlerinden elde ettiği tecrübeyle geliştirdiği FELIX İHA Savunma Sistemi, ilk kez 16’ncı Uluslararası Savunma Sanayii Fuarı’nda (IDEF 2023) sergilendi.
Mini/mikro İHA’ların (dron) son yıllarda özellikle terör örgütleri tarafından kullanımının artmasıyla tüm dünyada bunlara yönelik savunma sistemleri en fazla yatırım yapılan alanlardan biri haline geldi. Ayrıca farklı coğrafyalarda yaşanan çatışmalar, mini/mikro İHA’lar dışında kamikaze İHA’ların da kullanımı durumunda birçok hava savunma sisteminin bu tehditlere karşı etkisiz kalabileceğini gösterdi.
Meteksan Savunma tarafından birkaç yıldır devam eden çalışmalar neticesinde, dron ve kamikaze İHA’ların tespiti, takibi ve etkisiz hale getirilmesi için FELIX isimli yenilikçi bir sistemin geliştirilmesi tamamlandı. FELIX, artırılmış yükseliş kapsaması ve güncelleme sıklığıyla daha yüksek irtifadan da gelebilen, daha hızlı İHA’ları tespit edip, sistemlerini karıştırabilecek.
FELIX, sunduğu yenilikçi teknolojilerin yanında, hareket halinde çalışabilme özelliğiyle dünya pazarında az sayıdaki İHA savunma sistemlerinden de biri olarak gösteriliyor. AESA/MIMO teknolojisiyle geliştirilmiş ve dron tespitine yönelik özelleştirilmiş Retinar AESA Radar Sistemi, hedef özelinde reaktif karıştırma yapabilen Elektronik Taarruz Sistemi ve komuta kontrol yazılımı ile FELIX, hareket halindeyken bile görev yapabilen yeni nesil bir yakın alan hava savunma sistem olarak, hem sabit tesislerin hem de VIP/konvoy korunmasında güvenlik birimlerine güç çarpanı olacak.
FELIX’in tespit ve takip sistemi olan Retinar AESA, yüksek güncelleme sıklığıyla artırılmış takip performansı ve düşük hız hassasiyetiyle yüksek başarımlı hedef sınıflandırma özellikleri sunuyor. Hareket halinde dahi tespit ve takip yapabilen Retinar AESA, olumsuz hava şartlarından etkilenmeden 7/24 görev yapabiliyor.
FELIX sisteminin bir diğer bileşeni olan Elektronik Taarruz Sistemi ise aktif karıştırma sistemlerine göre artırılmış karıştırma menzili sayesinde çok daha geniş bir koruma alanı oluşturuyor. Geniş bant reaktif karıştırma, dinamik spektrum yönetimi ve hedef özelinde karıştırma özellikleriyle öne çıkan bu sistem, hareket halindeyken bile güvenlik güçlerine tam koruma sağlıyor.
Menzili 24 kilometreyle sınırlandırıldı
Meteksan Savunma Genel Müdürü Selçuk Kerem Alparslan, AA muhabirine, FELIX’in İHA tehditlerine karşı yeni nesil bir elektronik savunma sistemi olarak geliştirildiğini söyledi.
Küçük, alçaktan uçan, yavaş seyreden hava dronlarının ciddi tehdit oluşturduğunu vurgulayan Alparslan, FELIX’ın tüm bunlara karşı çözüm sunduğunu bildirdi.
Alparslan, hareket halinde dron savunması yapabilmesinin FELIX’in en önemli özelliklerinden biri olduğuna işaret ederek, şöyle konuştu:
“Konvoyların, kuvvet aktarımı sırasında birliklerin, VIP kişilerin savunmasında, yüksek değerlikli malzeme ve ekipmanın sevkinde dron saldırıları çok görülen olaylar ve bunlara karşı akıllı ve gelişmiş bir savunma sistemine ihtiyaç var. FELIX burada çok önemli etki yaratan bir sistem. Hava savunması çok geniş, katmanlı bir konsept. Hızlı, yukarıdan uçan, alçak uçan küçük hedefler vesairenin hepsine birden hitap etmek çok zordur. FELIX’in hedef seti de geliştirilmiş vaziyette. Mini/mikro İHA’ların ötesinde sabit kanatlı, kamikaze tabir edilen, gezinen, dolanan, mühimmat taşıyan dronlara karşı da son derece etkili bir tasarım ve algoritmalar içeriyor. Taktik İHA’lara karşı menzili dahilinde son derece etkili. FELIX’in menzilini 24 kilometreyle sınırlandırdık. Bu bir sınırlandırmadır konsepti gereği. Bu küçük hedefler ya da hedeflerin karakterine göre daha yakın menzillerden 24 kilometreye kadar çıkar.”
Kubbe koruma kalkanı
FELIX’in merkezinde yine fuarda ilk kez sergiledikleri Retinar AESA Radarı ile reaktif bir elektronik sistemi olan MERT Elektronik Taarruz Sistemi’nin yer aldığı bilgisini veren Alparslan, bunların bir komuta kontrol sistemi ile de birleştiğini dile getirdi.
Retinar AESA Radarı’nın 4 panel antenle 360 derecede bir kubbe halinde gökyüzünde bir kalkan görevi görebildiğini belirten Alparslan, şunları kaydetti:
“Genelde radar sistemlerinin belli bir alış konisi vardır, dronlar da o alış konisinin üstünden, tepeden dalış yapmayı seçebilirler. O boşluğu tamamlamak gerekir. Geliştirdiğimiz radarla bütün yukarı koniyi kapsamış vaziyetteyiz. Ayrıca çok hızlı tarama yapabiliyor, 1 saniyede bütün uzayı, yarı küreyi kapsayabiliyor. Bu sayede de çok hızlı güncelleme sıklığıyla çok hassas takip yapabiliyor. Farklı yönlerden sürü saldırıları olma durumunda hepsini ayrı ayrı tespit edip, izlemeye alıp etkisizleştirebilecek bir sistem FELIX. Retinar AESA, MIMO özellikleriyle beraber hem hızlı hem de yavaş hedefleri takip edebiliyor. Bu zor bir denklemdir radar geliştirirken. Aynı zamanda yüksek çözünürlükte doppler analizi yapabiliyor. Bunu elektronik tarama özelliğinin içine gömdük ve sistem tararken tespit ve takip ettiği hedefleri aynı anda sınıflandırıp teşhis yapabiliyor. Dolayısıyla siz hedefleri uzayda tespit ve takip ederken onları teşhis edebiliyorsunuz, sürü saldırıları bile olsa bütün uzaya hakimsiniz. Bunlara karşı tedbir uygulama sırasında da MERT Elektronik Taarruz Sistemi devreye girer. MERT, otomatik, yarı otomatik, manuel işletilebiliyor. En büyük özelliği geniş bantlı bir alma özelliği var, aslında bir spektrum dinleme almacından ibaret ve çok kanallı. Birden fazla kanaldan gelen yayınların hepsini aynı anda ayrıştırıp üzerlerine lokal, adaptif dalga şekilleriyle taarruz uygular. Buna reaktif karıştırma diyoruz. Biz bütün spektrumu önce dinliyoruz, yayınları tespit edip, lokalize edip, adaptif dalga şekilleriyle taarruz uyguluyoruz. Bant genişliklerini ayarlıyoruz. Bu sayede dost yayınlar ve kendi haberleşme çevrimleriniz etkilenmiyor. Bu çok önemli bir yetenek. Aynı anda isterseniz baraj karıştırma ve reaktif karıştırmayı hibrit kullanabiliyorsunuz.”
Sistemler saha testini geçti
Alparslan, konvoya dağılmış birden fazla FELIX ile senkron ve güçlü karıştırma yapmanın da mümkün olduğunu vurguladı.
Retinar AESA Radarı ve MERT Elektronik Taarruz Sistemi’nin tamamlandığını, yakın zamanda teslimatlarının yapılacağını bildiren Selçuk Kerem Alparslan, ayrıca bunları bir araya getirerek yeni bir konsept ortaya koyduklarını anlattı. Alparslan, “Bu şekilde araç istenirse sadece üretim zamanları içinde sistemi teslim edebileceğimiz gibi farklı araç konfigürasyonlarında çözüm talep edilirse onları da hızlı şekilde oluşturabiliriz. Sistemlerin olgun olduğunu, saha testlerini geçtiğini söyleyebilirim.” dedi.
Alparslan, sistemin kapasitesine ilişkin, “Onlarca, yüzlerce hedefi takip edebiliriz. Bunların bantlara nasıl bölüntülendiğiyle ilgili onlarcasını eş zamanlı karıştırabiliriz. Bir sürü saldırısı olduğunda sürüleri ya bulut halinde ya münferiden farklı yönlerden hepsini ele alabilecek bir sistem.” değerlendirmesinde bulundu.
Muhabir: Göksel Yıldırım
