İSTANBUL (AA) – İTÜ Yapay Zeka ve Veri Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Gülşen Eryiğit başkanlığında Doğal Dil İşleme Araştırma Grubunca yabancıların Türkçe kullanım hatalarının yapay zekayla tespit edilmesi ve düzeltilmesi için çalışma başlatıldı.
Çalışma kapsamında, Eryiğit ve ekibi tarafından yabancıların Türkçe kullanım hatalarını tespit eden yapay zeka destekli yazılım geliştirildi.
Prof. Dr. Eryiğit, AA muhabirine, bu çalışmada İTÜ Türkçe Öğretim Uygulama ve Araştırma Merkezi (TÖMER) bünyesinde farklı alanlarda birçok araştırmacının yer aldığını söyledi.
Önce İTÜ Yapay Zeka ve Veri Mühendisliği Bölümünde yabancıların Türkçe öğretimini kolaylaştırmak için mobil aplikasyon geliştirmeye başladıklarını belirten Eryiğit, “Ardından çalışmayla ilgili ihtiyaçları belirlemeye başladık. En büyük açıklardan birinin farklı demografik kökenlerden gelen yabancı öğrencilere farklı tarzlarda dilin hangi sırada, hangi konuların öncelikli olması ve hangi konuların genişletilmesi gerektiğinin belirlenmesi ortaya çıktı.” diye konuştu.
Doğal dil işleme teknolojileri ile büyük dil modellerine dayalı teknolojilerin çok hızlı ilerlediğinin altını çizen Eryiğit, “Bunlar öncelikle İngilizce ve Çince gibi çokça çalışılan dillerde özelleşmiş verilerde eğitiliyorlar. Dolayısıyla açık kaynaklı olanların bu ana diller dışındaki diller üzerindeki başarıları çok düşük. Farklı dillerde mevcut olan sözcük veya gramer düzeyinde hata düzeltici yazılımlar, Türkçe gibi dillerde mevcut değil.” ifadesini kullandı.
Yapılan çalışmalarının ardından öğrencilerden toplanan veriler üzerinde hata etiketlemeleri ihtiyacı ortaya çıktığını dile getiren Eryiğit, “Yaptığımız araştırmalarda hata etiketlerinin hangi standartlarda olması gerektiği konusunda dünyada bir standart yoktu. Biz de dünya dillerini kapsayacak şekilde dil kullanımındaki hatalara yönelik bir etiketleme standardı geliştirdik. Bunu uluslararası olarak yayınladık. Bu Türkçeye özel bir standart değil, tüm dilleri kapsıyor.” bilgisini verdi.
Yabancıların Türkçe kullanım hatalarının tespit edilmesi sürecine değinen Prof. Dr. Eryiğit, “Öğretmenlerimiz bu taksonomiyi, bu standartları kullanarak yabancı öğrencilerimizden topladıkları verileri sürekli işaretliyorlar. Bunlar üzerinde de aynı zamanda eş zamanlı yapay zeka yazılımlarımız artık bu işaretlemeleri uzmanlarımızdan öğrendikleri şekilde öğrencilerin hataları üzerinde yapıyor. Şu an için sadece öğrencilerin yaptıkları hataların türleri tespit edilebilir duruma geldik. Öğretmenler veya herhangi bir otomatik hata düzeltici öğrenicinin hatasını düzeltiyor. Sonrasında bu hataların cümlenin, metnin neresinde, ne seviyede bir hata olduğu otomatik yollarla tespit ediliyor.” ifadelerini kullandı.
Yazılımla hatalı ve düzgün metnin eşlenmesi-hizalanması, hataların hangi seviyede olduğunun belirlenmesi ve sonrasında bu hata türlerinin otomatik olarak atanmasının yapıldığının altını çizen Eryiğit, şöyle konuştu:
“Bu süreç önce öğretmenlerimiz ve uzmanlarımız tarafından elle yapılıyor. Böylelikle başarı ölçebileceğimiz test veri kümeleri ve sistemlerimizin örnek alabileceği veri kümeleri oluşuyor. Sonrasında otomatik yazılımlar geliştirilerek süreç otomatik yapılmaya başlanıyor. Örneğin; yazılım ‘Ben kendimi nefret ediyorum’ cümlesini yapay zekayla ‘Ben kendimden nefret ediyorum’ şeklinde düzeltiyor. Yapay zeka ile bir dilde bulunmayan harflerin ya da seslerin yanı sıra cümle yapısı ve dizimi konusu tespit edildikten sonra toplu verilerden çıkan istatistikler neticesinde müfredatlarda farklı demografik gruplara göre değişiklikler yapılabiliyor ya da öğretmenlere ders vermekte olduğu sınıfın hangi konularda zorlandığı analizleri hızla gösterilebiliyor. Bu sayede iyileştirmenin önü açılıyor.”
“Türkçemizin öğrenimi üzerine büyük bir atılım sağlanacak”
Yaptıkları yapay zeka yazılımının öğretmenlere fayda sağlayacağını anlatan Eryiğit, yazılımın farklı gruplardan öğrencilerin sıklıkla yaptığı hataları sorgulayacak ara yüzler sunacağını belirterek, “Mesela bir Suriyeli öğrencinin bazı sesleri çıkarmakta problemi veya Fransız bir öğrencinin fiillerin eklerini eklemekte, art arda koymakta sıkıntısı olabilir. Yapay zeka bunu öğretmene gösterecek. Büyük veri üzerinde hangi demografide, hangi öğrenci ne tür hatalar yapıyor ve buna göre de dil öğrenimi akışları yeniden güncellenebilecek. Öğretmen açığı gördüğü bir sınıfta öğrenciye özel bir eğitim, özel bir seans koyabilecek hale gelecek. Böylelikle Türkçemizin öğrenimi üzerine büyük bir atılım sağlanacak.” değerlendirmesinde bulundu.
Yapay zeka yazılımının İTÜ bünyesinde bilim insanları tarafından yerli olarak geliştirdiğini aktaran Eryiğit, çalışma gruplarında yabancı araştırmacılar dahil pek çok lisans, yüksek lisans ve farklı üniversitelerden bir çok araştırmacının bulunduğunu vurguladı.
Yakın zamanda dil öğrenimiyle ilgili iki farklı patent de aldıklarını kaydeden Eryiğit, Türkçeye ilginin her geçen gün arttığını ve bu konuyla ilgili araştırma fonlarının oluşması gerektiğini aktardı.
Muhabir: Hikmet Faruk Başer