İSTANBUL (AA) – Etkinlik, 21 Ekim’de Atatürk Kültür Merkezi (AKM) Türk Telekom Opera Salonu’nda izleyiciyle buluşacak.
Devlet Halk Dansları Topluluğu Sanat Yönetmeni ve Koreograf Yıldız Çankaya, AA muhabirine yaptığı açıklamada, gösterinin seyirciyle buluşacak olmasından duyduğu mutluluğu dile getirerek “Gösterimiz, bir milletin 100 sene önce yaşadığı sıcak savaşın ardından girdiği uygarlık mücadelesine ve bu yolda katettiği olağanüstü çabaya odaklanıyor. Bizler de gösterimizde sanatımızla kültürümüzle verdiğimiz bu önemli mücadeleyi, kökleşmeyi gelecek nesillere anlatmaya çalışıyoruz.” dedi.
“Cumhuriyet döneminde sanat, Güzel Sanatlar Müdürlüğü ile ortaya çıktı”
Çankaya, Cumhuriyet’in ilanıyla birlikte sanata büyük bir önem verildiğine dikkati çekerek “Bu kapsamda Cumhuriyet döneminde sanatın ilk ortaya çıkışının Güzel Sanatlar Müdürlüğü ile olduğunu hatırlamamız gerekiyor. Biz de bu gösteride bu önemli kurumun hikayesini sahnelemeye çalışıyoruz. Gösterimizde de Güzel Sanatların tüm korolarının bir araya gelişiyle ortaya çıkan özel bir orkestra ve Devlet Halk Sanatları Topluluğu’nun da katkılarıyla oluşturduğumuz büyük bir ekiple seyircimizle buluşacağız.” ifadelerini kullandı.
Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ün, Kurtuluş Savaşı’nın ardından yurt dışına gönderilen gençlere, “Sizleri birer kıvılcım olarak yolluyorum, alevler olarak geri dönmelisiniz.” sözüne atıfta bulunan Çankaya, gösteride Türk Beşleri, Afife Jale ve Muhsin Ertuğrul’un eserleriyle birlikte geniş ve özel bir repertuvara yer vereceklerini dile getirdi.
“Bizim için önemli unsurlardan birisi de kültürel ve sanatsal farklılıklarımızı ortaya koymaktı”
Müzik Direktörü İhsan Özer ise etkinliğin farklı sanat dallarını bir araya getirdiğinin altını çizerek “Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğünün 90. kuruluş yıl dönümü dolayısıyla özel bir gösteri hazırladık. Kadim kültürümüzü oluşturan halk müziğinden askeri müziğe, tasavvuftan farklı danslara kadar çok renkli bir gösteriyle sahne alacağız. Gösterimizde Müdürlüğümüzün bütün birimlerinin yer aldığı bir ekiple çalıştık. Birbirinden çok farklı ögeler bir araya geldi ve bu özel proje ortaya çıktı.” diye konuştu.
Gösteriyi oluşturan eserlerin seçimine çok emek verdiklerini vurgulayan Özer, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Eserleri seçerken ton geçişleri bizim için çok önemliydi. Eserlerimizi birbirine bağlı olarak icra ediyoruz. Gösterimizde kadim kültürümüzün önemli eserlerini değerlendirmeye çalıştık. Zengin bir repertuvarımız var ve bunların hepsini kullanmak istedik. Bizim için önemli unsurlardan birisi de kültürel ve sanatsal farklılıklarımızı ortaya koymaktı. Halk danslarının haricinde tasavvuf kültürümüzün önemli bileşenlerinden Mevlevi semahına da gösterimizde yer verdik.”
Genel sanat yönetmenliğini Ömer Faruk Belviranlı’nın üstlendiği; senfonik müzikten halk danslarına, mehterden sema ve tiyatroya farklı sanat dallarını bir araya getiren gösteride, 200 sanatçı sahne alacak.
Muhabir: Ümit Aksoy