İSTANBUL (AA) – Slovenya Dışişleri Bakanı Tanja Fajon, erkek egemen bir alanda kadın olarak çalışmanın zorluklarını nasıl aştığına ilişkin, “Yıllar içinde eleştirilere kulak asmayan bir yapı geliştirdim. Kaba, aşağılayıcı, küçük düşürücü, hatta saldırgan ve nefret dolu iletişim tonlarıyla yaşamayı ve bunları görmezden gelmeyi öğrendim.” dedi.
Slovenya’nın ilk kadın Dışişleri Bakanı ve Sosyal Demokratlar (SD) Partisinin Genel Başkanı Tanja Fajon, AA muhabirine, 2009’da başlayan siyasi kariyerinde karşılaştığı zorlukları ve bunlarla nasıl mücadele ettiğini anlattı.
Fajon, gazeteci olarak başladığı kariyerini, 2009’da Avrupa Parlamentosuna (AP) seçilmesiyle siyasete taşıdığını belirterek, şöyle devam etti:
“Brüksel’de 10 yılı aşkın süre gazeteci olarak çalıştım ve Avrupa Birliği (AB) politikalarını takip ettim. Bu süreçte AB karar alma prosedürüne ve AB kurumlarında tartışılan konulara hakim oldum. Siyasete girmeyi planlamamıştım aksine siyaset beni buldu. AP 2009 seçimlerinde, Slovenya Sosyalistler ve Demokratlar listesinden aday olmak isteyip istemediğim soruldu. Kabul ettim ve seçildim, gerisi malum. Verdiğim bu karardan asla pişman olmadım.”
Slovenya’da geçen yıl yapılan genel seçimin ardından Robert Golob başbakanlığındaki koalisyon hükümetinde Dışişleri Bakanlığı ve Başbakan Yardımcılığı görevine getirildiğini aktaran Fajon, “Slovenya tarihindeki ilk kadın dışişleri bakanı olarak amacım, karar alma pozisyonları da dahil olmak üzere her düzeyde, kadınların diplomasideki rolünü aktif şekilde teşvik etmek ve güçlendirmek.” diye konuştu.
“Yıllar içinde eleştirilere kulak asmayan bir yapı geliştirdim”
Fajon, tarih boyunca siyaset ve diplomasi gibi çalışma alanlarının erkek egemen olduğuna dikkati çekerek, “Siyasete giren kadınların üst pozisyonlara gelebilmek için erkeklere kıyasla daha fazla mücadele etmek ve daha fazla çalışmak zorunda oldukları ne yazık ki çok açık bir gerçek.” ifadesini kullandı.
Temmuzda yapılan NATO Zirvesinde kadın meslektaşlarıyla çektirdiği bir fotoğrafa, Slovenyalı eski bakan ve ekonomist Joze Pavlic Damijan’ın yaptığı cinsiyetçi yoruma değinen Fajon, şunları dile getirdi:
“Kadınlar genellikle ötekileştirici ve küçümseyici ifadelerle hedef alınıyor. Ne yazık ki siyasetçiler ve entelektüeller de cinsiyetçi ve şovenist söylemlerden muaf değil. Litvanya’nın başkenti Vilnius’taki son NATO Zirvesine katılan kadın dışişleri bakanları ve ben, Twitter’da ünlü bir Sloven ekonomist ve siyasetçi tarafından ‘tavuklar’ olarak adlandırıldık. Bu beni hem üzdü hem de kızdırdı ancak aynı zamanda feminist dış politika da dahil olmak üzere kadın sorunlarını çözmek için itici güç verdi.”
Fajon, siyasete giren kadınların, aşağılayıcı söylemler karşısında pes etmek yerine, mücadele yolları geliştirmesinin son derece önemli olduğuna vurgu yaparak, “Ben de yıllar içinde eleştirilere kulak asmayan bir yapı geliştirdim. Kaba, aşağılayıcı, küçük düşürücü, hatta saldırgan ve nefret dolu iletişim tonlarıyla yaşamayı ve bunları görmezden gelmeyi öğrendim.” diye konuştu.
“Sloven kadın diplomatların yaklaşık dörtte biri cinsel tacize tanık oldu veya yaşadı”
Kadın diplomatların mobbinge (yıldırı) uğrayabildiğine işaret eden Fajon, “Ne yazık ki diplomasi, cinsel ve toplumsal cinsiyete dayalı şiddet, mobbing ve tacizden muaf değil. Güçlendirilmiş Diplomasi adlı 2020’de yapılan İzlanda-Slovenya ortak çalışmasının verileri, ankete katılan Sloven kadın diplomatların yaklaşık dörtte birinin 10 yıllık süre zarfında cinsel tacize tanık olduğunu veya yaşadığını gösteriyor.” dedi.
Fajon, bakanlık olarak bu istatistikleri ciddiye aldıklarının altını çizerek, şu ifadeleri kullandı:
“İş yerinde mobbing veya şiddet olaylarını azaltmaya yönelik tedbirler uygulamaya koyduk. Bakanlığımızda, tüm çalışanların güvenle başvurabileceği (açıklık ve fırsat eşitliği için) atanmış görevliler var. Bu görevliler, iş yerinde mobbing ve şiddet şikayetlerini ele alırken resmi ve yasal protokolleri takip ediyor. Ayrıca bakanlık çalışanları için iş yerinde mobbing ve cinsel şiddetin önlenmesi konusunda duyarlılık atölyeleri yapıyoruz.”
Kadınların iş yerlerinde maruz kaldığı sorunların sadece ülkesine özgü olmadığını aktaran Fajon, “Yasal değişiklikler, eğitim ve farkındalık oluşturma da dahil olmak üzere kadınlar için fiili toplumsal cinsiyet eşitliğini ve eşit fırsatları güvence altına alma konusunda kararlı olmak hepimizin görevi. Cinsiyete dayalı önyargı, ayrımcılık ve şiddetin diplomaside yeri yok.” değerlendirmesini yaptı.
“Slovenya için 2022, toplumsal cinsiyet eşitliği açısından tarihi bir yıldı”
Fajon, ülkesinin 2022’de toplumsal cinsiyet eşitliği açısından tarihi bir yıl geçirdiğine işaret ederek, “Parlamento ve cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ardından, yüzde 40 ki bu şimdiye kadarki en yüksek oran, kadın milletvekili çıkardık. Slovenya’da ilk kez bir kadın cumhurbaşkanı, parlamento başkanı ve dışişleri bakanı oldu. Ayrıca devlet başsavcılığı görevini de ilk kez bir kadın üstlendi.” ifadesini kullandı.
Sloven Bakan, dışişleri bakanlığı görevini devraldığından bu yana “fırsat eşitliği” konusunda önemli adımlar attıklarına dikkati çekerek, sözlerini “Bugün Dışişleri ve Avrupa İşleri Bakanlığındaki üst düzey yönetim pozisyonlarının yüzde 60’ında kadınlar görev yapıyor ve Slovenya’daki büyükelçilik görevlerinin üçte biri kadınlar tarafından yürütülüyor.” diye tamamladı.
Muhabir: Gülçin Kazan Döger
